Gazze’deki çatışmalar, çevrese verdiği zararlarla dikkat çekiyor. Rapor, tarım krizini ve su kaynaklarındaki kirlenmeyi vurguladı.
Çatışmalarda Çevre İstismarına Dikkat Çekiliyor
Newcastle Üniversitesi ve Filistin Çevresel STK’lar Ağı tarafından hazırlanan bir rapor, Gazze’deki çatışmaların tarım ve su kaynakları üzerindeki olumsuz etkilerini öne çıkarıyor. Gazze’deki tarımsal faaliyetlerin uzun yıllar sürdürülemeyeceği, yer altı suyu tuzluluk oranlarının ciddi şekilde arttığı belirtiliyor.
BM’den Önlem Çağrısı
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, doğanın savaştan olumsuz etkilendiğini kabul ederek 6 Kasım’ı “Savaş ve Silahlı Çatışmalarda Çevrenin İstismarının Önlenmesi Günü” ilan etti. Bu gün, çevresel tahribatın önlenmesi gerektiğine dair bir hatırlatmadır.
Gazzeliler Hayatta Kalma Mücadelesi Veriyor
İsrail’in 7 Ekim 2023’te başlattığı saldırılar sonucunda Gazzeliler temel ihtiyaçlardan mahrum kalmış durumda. Barınma, su, gıda ve sağlık hizmetleri arayışında olan halk, ekolojik yıkımla birlikte yaşam mücadelesi veriyor.
Su Kaynakları ve Çevresel Kriz
Rapora göre, Gazze’deki su krizinin derinleşmesiyle birlikte, çöp toplama süreçleri de aksamakta. Gazze Şeridi’nde 1,2 milyon ton katı atık bulunan 63 kontrolsüz çöp sahası tespit edilmiştir. Ayrıca, yer altı sularında günlük binlerce metreküp lağım sızıntısı gerçekleşmektedir.
Artan Hastalık Tehditleri
Bu çevresel riskler, su kaynaklı hastalıkların yayılmasına yol açıyor. Filistin Sağlık Bakanlığı verilerine göre, çocukların yarısından fazlasında Hepatit A virüsü tespit edildi. Gazze’deki su kaynakları alarm veriyor; suyun temizlenmesi şart.
Sektörel Çözüm Gereksinimi
Gazze’nin mevcut içme suyu kaynaklarına yapılan saldırılar, sağlık hizmetlerinin çökmesine yol açtı. Savaşın yarattığı çevre felaketi, insanların sadece hayatta kalmasını değil, sağlıklı bir yaşam sürdürebilmesini de tehdit ediyor.
Uzmanlar, “Gazze’de herhangi bir sabit su kaynağından söz etmek artık mümkün değil,” diyerek mevcut durumu özetliyor. Kışın yağmur sularının kirli alana karışması, hastalıkların artmasına sebep olabilir. Dolayısıyla, Gazzeliler için acil bir çözüm şart.
Newcastle Üniversitesi ve Filistin Çevre Örgütleri Ağı tarafından 10 Ekim’de yayımlanan “Gazze’de ekokırım: İsrail’in Gazze’deki savaşının çevresel etkisi” başlıklı çalışmaya göre, Han Yunus, El Mevasi ve El Karara’da yer altı suyu tuzluluk oranında artış tespit edildi. El Mevasi’de iç göç nedeniyle daha fazla su sağlamak için yer altı suyunun aşırı pompalanması kuyulardaki tuzluluk oranının litre başına 4000 miligrama kadar yükselmesine yol açarken bu artış, normal koşullarda litre başına 1800 miligram tuzluluk oranına sahip kuyulardan alınan suların kullanıldığı zeytin ağaçlarında zarara neden oldu ve yeni dikilen çok sayıda zeytin ağacı yok oldu. Sebze çiftlikleri ve seralardaki sulama kuyularından alınan örnekler ise yer altı suyu tuzluluk oranının savaşın ilk 5 ayında litre başına 1300 miligramdan 2200 miligrama yükseldiğini gösterdi.
Newcastle Üniversitesi ve Filistin Çevre Örgütleri Ağı tarafından 10 Ekim’de yayımlanan “Gazze’de ekokırım: İsrail’in Gazze’deki savaşının çevresel etkisi” başlıklı çalışmaya göre, Han Yunus, El Mevasi ve El Karara’da yer altı suyu tuzluluk oranında artış tespit edildi. El Mevasi’de iç göç nedeniyle daha fazla su sağlamak için yer altı suyunun aşırı pompalanması kuyulardaki tuzluluk oranının litre başına 4000 miligrama kadar yükselmesine yol açarken bu artış, normal koşullarda litre başına 1800 miligram tuzluluk oranına sahip kuyulardan alınan suların kullanıldığı zeytin ağaçlarında zarara neden oldu ve yeni dikilen çok sayıda zeytin ağacı yok oldu. Sebze çiftlikleri ve seralardaki sulama kuyularından alınan örnekler ise yer altı suyu tuzluluk oranının savaşın ilk 5 ayında litre başına 1300 miligramdan 2200 miligrama yükseldiğini gösterdi.